24.05.2011



Ankara Gölbaşı yakınlarında fiilen engellenen Anadolu Yürüyüşü yürüyüşçülerinin kamp alanını abluka altına alan polis, gün içerisinde zaman zaman yiyecek ve su ihtiyacının karşılanmasını da engellemek istemiştir. Temin edilen iki adet seyyar tuvaletin alana sokulmasının engellenmesiyle başlayarak; yiyecek, su gibi ihtiyaçların temini yasadışı bir şekilde engellenmiş, polis araçların alana girmesine izin vermemiştir. Bulunulan aşamada, Gölbaşı'ndan Konya istikametinde dördüncü kilometredeki Starpet Petrol istasyonunun yanındaki alanda bulunan yürüyüşçülere destek için, bu alanın ziyaret edilmesi, yiyecek ve diğer ihtiyaçlari destekleyecek şekilde bu alana gidilmesi önemlidir. Kamp kurulan alanın mülkiyeti tartışmalı bir alan olup, alanda kamp kurulmasının önünde hiçbir yasal engel bulunmamaktadır. Buna rağmen, emniyet güçleri fiilen alanı abluka altına almış ve temel yaşam ihtiyaçlarının karşılanmasını engellemeye çalışmaktadır. Bu durumu kınayan elektronik posta ve fax mesajlarının Ankara Valiliğine yollanması yararlı olacaktır.Başkentin burnunun dibinde insanların en temel hakları elinden alınmaktadır.


Ankara Valiliği Fax Numarası: 0 312 306 66 70
Ankara Valiliği elektronik Posta adresi: bilgiedinme@ankara.gov.tr


http://vermeyoz.net/

Anadolu'yu Vermiyoruz

Son on yıl içinde tüm sularımız enerji şirketlerinin eline geçti. Üzerlerine binlerce HES ve baraj kuruluyor. Dağlarımız maden şirketleri tarafından parsellendi, delik deşik ediliyor. Yaşamımız, nükleer ve termik santrallerle tehlike altında. Feryadımızı duyan yok. Binlerce yıldır ekip biçtiğimiz tohumlar, yok olmaya başladı. Ormanlarımız, parça parça kesiliyor.
İnsanımız, doğduğu bereketli topraklarda artık doyamıyor. Köyünü, ata toprağını terk ediyor. Binlerce insan şehirlere göç ediyor ve kadim Anadolu kültürleri birer birer yok oluyor. Hızla kalabalıklaşan şehirlerimizde yaşamak her geçen gün daha da zorlaşıyor, maddi ve manevi bedeli artıyor.
Bu nedenle biz, Anadolu insanları, Anadolu’yu yaşatmak için kendi halk irademizi kullanmaya karar verdik. Birleşiyoruz! Vicdan sahibi herkesle buluşarak yedi ayrı koldan, 40 gün 40 gece Anadolu’yu arşınlıyoruz ve nehirler gibi akarak Ankara’ya yürüyoruz. Geçmişe olan saygımız ve çocuklarımızın geleceği için, doğanın hakları ve yaşam hakkımız için yürüyoruz.



http://vermeyoz.net/

10.05.2011

bir yarım umuttur elimizde kalan

"kendini bilmek. kendini unutmak. unutulan ya da bilinen neydi? yarım umut? ellerine baktı fikret. kendini hissetmeye çalıştı."
yolgeçen hanı, pınar selek


Pınar'ın Yolgeçen Han'ını bitirdim. Kitap ayracım senin fotoğrafındı. 5-6 sene önce çekmiştim sanırım. Bu fotoğrafı Ahmet'e göndermek için koymuştum kitap arasına ama başka fotoğraflar gönderdim. Bu kaldı.
Nilgün'ün "kızı giydirmiş, süslemiş yine" demesi geliyor aklıma, sen akşamüstü çıktığında Mis Sokak'a. Sokağın sonuna doğru oturursun, yoldan geleni geçeni izlersin, bira içersin. Sonra kalkıp dolanırsın. Derdini anlatmaya bir insan arayarak.
Bazen konuştuklarını, anlatmaya çalıştıklarını anlamam. Çabalasamda olmaz. Gözlerin konuşur benimle, kolların, ellerin bir kuşun kanatları gibi. Evden, soğuktan, hasta olduğundan, yan dükkanlardan birinin seni kızdırdığından, uzun uzun anlatırsın.
Birkaç kere evinin önünde de görmüştüm seni. Basamağa oturmuş örgü örüyordun. İlgilenmiyordun kimseyle, örgüye dalıp kim bilir nerelere...
Ben de kitaba daldım. Arada seninle karşılaşarak. Hikayeler beni kanatlandırdı, sonra kanatlarımı kırdı, toprakla birleştirdi, yürüttü, yürüttü, yürüttü... Arada seninle konaklayarak yürüdüm. Yolculuk bitti. Şimdi bu fotoğrafı gönderebilirim Ahmet'e. Yolgeçen Han'ından bir Metin Altıok alıntısıyla "Bir yarım umuttur elimizde kalan".